Küçük bir farkındalık ile başlayalım istedim:
Zaman zaman karanlık bir girdabın derinliklerinde hissedebiliriz kendimizi bazen hiç sonu gelmeyecek gibi var oluşumuzun nedenini (nedenlerini) sorgular dururuz. Bekleriz sevilmeyi, takdir edilmeyi, başarılarımız neticesinde taçlandırılmayı, önemli ve değerli hissetmeyi. İşte bu anda hatırla çocukluğunu, çocukken gülümserken nasıl da birçok insanın umut pınarı olduğunu sen sadece sen olduğun için aydınlatıyordun etrafını ne çabuk unuttun da şimdi düştün bazı erdemleri elde etmenin peşine koşuyorsun hiç durmaksızın bazı şeyleri elde etmek için, daha fazla kazanmak için farkında msıın sen birşeyler için savaştıkça onların peşinden gittikçe değerlerini ve inançlarını seni sen yapan niteliklerini benliğinin derinliklerine itmektesin. 'BEN' demeyi sadece 10 dak. telaffuz etmemeyi tercih etmeni istiyorum. Bakalım neler fark edeceksin? Çünkü zaten 'BEN' diye birşey yok bir tek 'BİR' var. Sen de tüm evrendeki canlı ve cansızlar gibi o 'BİR' in parçası olan bir enerjiisin sadece...
Bir bakın çevrenize; 'en cesur, en vefalı, en sevgi dolu, en adaletli, en çok yardımsever, en sabırlı, en dürüst, kendisini en çok şu anda var edebilen kim var?' = Çocuklarımız ve içindeki çocuğu hiç kaybetmemiş olan yetişkinlerimiz. Çoşku ile hatırlayalım ve hatırlatalım o zaman egemenlik için cesurca, dürüstçe, sevgi dolu bir şekilde doğruları savun, sabırlı ol bekle, barış ve özgür bir dünya için içindeki çocuğun gülümsemesine müsade et !!