Bir
Güney Kore yapımı olan ‘ A Moment to Remember ‘
filminin Türk versiyonu ‘Evim Sensin’ gişe rekorlarını kırmaya devam
ederken. Filmi izlerken idrak ettiğim güzel bir farkındalık temasını sizlerle
paylaşmak istedim.
SADECE
BİR ‘AŞK’ filmi mi?
Köşe yazarları
ve film eleştirmenlerine göre Güney Kore versiyonundan daha az başarılı sımsıcak
bir aşk öyküsü. Filmi izlediniz mi
bilemiyorum, izlemeyenler için kendi gözlük penceremden birazcık özetlemeye
çalışayım. Zengin bir müteahhidin kızı henüz sona ermiş bir ilişkinin ardından
baba ocağına geri döner ve ilişkisine razı olmamış babasının gönlünü kazanmaya çalışırken,
babasının inşaat projesinde görevli bir işçi ile unutkanlığının sonucu
tesadüfen karşılaşır ve aşık olur. Sonrasında filmin ilk yarısında güzel sıcak
samimi paylaşımların olduğu sahneler izliyoruz. İnşaat işçisinin güven
problemini sevgiye teslim olarak nasıl yendiğini görüyoruz… Filmin ikinci
yarısında ise kızın ölümcül hastalığı ve ardından gelişen güven, sadakat, sevgi
duygularının perçinleştiği sahneler ile biten mutsuz son ?? Bana göre, çok
anlamlı bir sondu, çünkü kız yaşam amacını gerçekleştirdi ve enerjisi dönüştü.
İkili ilişkilerinde sürekli ayrılık olacak kaygısı yaşayan bir adama tekrar
güven duygusunu aşıladı ve gitti…
AFFETMEK
Yaşam
doğrusal bir paralel yerine birbiri içene geçmiş çemberler şeklinde hareket eder.
Yuvarlak gibi düşünün başlangıç hem son hem de başlanan yerdir. Yaşam amacımız
başlangıç ile buluşmaktır, başlangıca doğru ilerlerken birçok sınav veririz, bir
şeyi bitirirken aynı anda başa dönmek kolay değildir neyse gelelim filme inşaat
işçisini küçükken annesi terk etmiş, ve o günden sonra inşaat işçisinin
bilincinde şu yer ediyor= kimse ile yakınlık kurma eğer yakın olursan bir gün
seni bırakıp gidecektir. Bunun farkında olmadan birçok kadınla birlikte olmuş
ve son hep aynı TERK EDİLME. Çünkü bir döngü tamamlanmamış, AFFETMEK. Annesini
affedemeyen adam aynı zamanda Terk edilme anksiyetesi ile yaşamaya mahkum
ediyor kendi kendisini. Taa ki zengin kız ile karşılaşıncaya kadar, kız adamın annesi
ile yeniden temas etmesine vesile olan bir araç sadece, ona şu mesajı veriyor,
affetmediğin sürece kaybedeceksin. Nitekim sonunda çok sevdiği kızı da
kaybediyor ve sonunda annesini affederek aslında kendisini affederek tek edilme
anksiyetisini çözümlüyor. Farkında mı bilinmez? Tabi sadece bir film…
Yaşamımızda var olan her canlı
olması gerektiği için var siz onlara kötü-çirkin-doğru-yanlış gibi etiketleri
kendi algılama filtreleriniz sonucunda oluşturmaktasınız. Oysa hepsi tek bir
amaç için hizmet ediyor sizi kendiniz ile buluşturmak için. Birisinin sizin
canınızı çok yaktığını mı düşünüyorsunuz, yada çok üzdüğünü. Hemen tepki vermek
yerine biraz bilinçli düşünün bu kişi bana ne anlatmaya çalışıyor? Bana ne gibi
mesajlar veriyor?
Yaşamda hiçbir şey tesadüf değildir.
Her enerjinin bir nedeni bir de sonucu vardır…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder